17 Ocak 2009 Cumartesi

Eğer ve Özengi/Çinliler ve Türkler

Eğer ve Özengi/Çinliler ve Türkler

Dünyayı kökünden değiştiren 101 'zımbırtı'

Kimi milat öncesi çağların en derininden, kimi sadece 10-15 yıl önceden gelip hayatımızın tam merkezine yerleşti. Ampulden cep telefonuna, prezervatiften televizyona, bisikletten diş fırçasına, internetten kibrite, sutyenden kurşun kaleme CD'den radyoya; herhangi birinin eksikliğini düşünebiliyor musunuz?.

Degerli Hocam , gönderdiğin "101 zımbırtı" çok hoş, müstefit oldum. Farkına bile varmadıgımız o kadar önemli zımbırtılar varmış ki, hatta at egerinin "çinli ğöçebeler" tarafından icat edildiğini ögrendiğimde şaşkınlıgım dahada arttı.
Halbuki ben,Dünyanın en eski yerleşik kültürlerinden biri olan Çin kültüründe ğöçebeliğin hiç olmadıgını, kargadan başka kuş, camızdan başka 4 ayaklı binit hayvanı tanımazlarmış diye bilirdim. Hatta eşekleri bile olmadıgı için çek-çek arabalarını kendileri çekermiş. Hatta çek-çek sürücülüğü bu badem gözlülerde sayğın meslekmiş diye biliyordum.
Daha da hatta,çin halkının atı ilk defa, kuzeyde yaşayan göçebe barbar kavimlerin(Hyun-nu yani "hun"kelimesinin açılımının çince "kuzey barbar birliği anlamına geldini bizzat çinli tarhçiler ifade ediyor.) çin imparotoruna ipek karşılığı "kakalamak"(pardon satmak) için getirdiklerinde gördükleri rivayet edilir.
Egeri ve özengiyi de yine kuzey steplerinde(ordos ,gobi, taklamakan vb. çöller dahil) at sırtında mutlu bir yaşam süren bu barbarlar tarafından icat edildiği söyleniyor. Bende de şimdi bir tereddüt oluştu.
Atı olmayan bir çinli işine hiç yaramayan at egerini niye icat etsin ki?.. Atlı kavimlere satmak için desem? o da mantıksız.
Mefhumu muhalifinden kuzeydeki türklerinde bu çingözlere ipek satması gerekecekti. Oysa gece ile ğündüz arasında suhulet farkı +40 -40 derece olan sonsuz bozkırda bütün hayatı AT'a baglı olan bu insanların yaşaması için atın koşumu kadar, kendi elbiseleri de hayati değerde sahip ve özel. At olmasa pantolon ,çizme ne işe yarar , Çinliler gibi etek (bak bu ipek olabilir) ve tokyo terlik giyip, atlarını da çinlilere satarlardı.
Velhasıl Hocam bir türlü aklım yatmadı gitti. Hocam, acaba diyorum, bu "çinli göçebeler" at egeri değil de !.. ne biliyim!..tırtıl egeri, inek egeri, maymun egeri falan icad etmişte bu bilgiyi yazan sehven at egeri diye yazmış olmasın?..Ne dersin?

Yoksa bu çin'li göçebeler diye aslında çin topraklarında yaşayan türkler mi kastedilmiş acep! Çünkü batı uzun müddet çin le türk'ü karıştırmış .Çince ile türkçeyi "sinoloji" adı altında aynı kürsüde ele almış (eger orhon ve selenga arasındakı yazıtlar okunmasa idi yanmıştık hocam, bu frenkler sana bile "çinli" diyebilirlerdi!..

Bana kalırsa hocam, bunların gerçegi söylemeye dili varmıyor. Çünkü" türk" lafı onları iğrendiriyor. Bırak onları , şimdi bile kendi kültürümüzü toptan yok sayma modası yokmu?

Üretilen fikir, sanat, müzik vs.den ziyade, eski despotların esirlerine kendi keyifleri ve korunması için yaptırdığı binalara bakıp "azizim, bizimki kültür falan degil, uygarlık bu işte " deyip habire birbirimize eski bina gösterme modası yokmu? konuyu saptırdıkmı? ne...

Hocam seninle sohbet tatlı oluyor (tabi ben konuşup sen dinlediğin için olsa gerek.)

Mekan



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder