25 Ocak 2011 Salı

ANILAR VAPURU II.BÖLÜM 1

Cebeci caddesine bakan,
Küçük kapıdan,
Sütunlu salona ilk girdiğinde ,içi titredi.
Geniş ve ,ilerideki, sınıf kapılarına kadar uzanan salonda,
Kızlı erkekli, güler yüzlü guruplar,
Telaşlı kalabalıklar,
Sakallı,bıyıklı delikanlılar,
Parkalı omuzlar,
Postallı ayaklar,
Koridorun her tarafında idi.
 
Kızların, beyaz yaka,siyah önlük.
Erkeklerin ,ceket,kravat,şapka mecburiyeti olan,bir okuldan,geldiği için,
ilk dikkatini çeken bu serbest giyimli gençler olmuştu..
 
Giriş kapısının solunda,
Öğrenci işleri bürosunun önünde,
Elinde kayıt belgeleri ile beklerken.
Duvardaki,camlı,büyük panoda asılı,
Sınav sonuçlarına bakan guruptan,önce haykırışlar duyuldu.
Sonra içlerinden, aydınlık,temiz yüzlü birisi gelip,omuzlarından tuttu..
" Arkadaşlar,
Ben artık yerimi bu arkadaşa devrediyorum.
Benim bayrağımı artık , O taşıyacak"
diyerek,sevinçle yanaklarından öptü..
İşte ,Mülkiye ve Mülkiyeliler ile ilk tanışması böyle olmuştu..
 
Kapısından girildiğinde,
Anadolu logolu rozeti yakanıza takıldığında,
Büyük,güzel bir ailenin ortasında,
Kardeşleriniz ile beraber,uyumlu,yeni bir yaşam başlarken,
Bilinciniz yüz kat,
Sorumluluklarınız bin kat artıyordu..
Her,Mülkiyeli,
Yakasına taktığı ve gönlüne çaktığı " Anadolu" ya,
Her yönü ile sahip çıkmak ülküsü ile,
 
"Başka bir aşk istemez,
Aşkınla çarpar kalbimiz,
Ey Vatan,göz yaşların dinsin ,
Yetiştik çünki biz."
 
Diye başlayıp,
 
"Sel durur,yangın söner,
elbette bir gün,Ey Vatan,
Süslenir oynar yarın,
Dün ağlayıp,matem tutan"
 
Dizelerindeki , felsefeye sadık kalmak ile yükümlü idi..
 
1966 yılı nispeten sakindi,
Okul,yurt,kantin Hocalar,
Bazılarının varlığını ilk defa duyduğu dersler,
Biriket iriliğinde kitaplar,
Derse girip,not tutanların peşinden koşturmakla ancak edinilebilen "teksir"ler.
Nerede,nasıl ucuza doyulur,
Nereye nasıl gidilir.
Bir arkadaş gurubu nasıl edinilir.
Acemilik,çaylaklık kötü şeydi..
 
Yurdun altındaki salona, BYYO tarafından ilk girdiğinde,
Bir köşede gitar çalan,kızlı erkekli bir gurup,
Diğer tarafta,
şimdiye kadar hiç duymadığı ve hiç bilmediği türküler söyleyen bir kalabalık,
İleride kantine çıkmadan önce sağ dipte,
Siyah,kırmızı panolar ile çevrili bir müzik kulübü,
Köşede önündeki küçük arzuhalci daktilosu ile italyancadan redkit çevirisi yapan gözlüklü bir genç,
Dışarıya bakan geniş pencerelerin önündeki kalorifer peteklerine oturdukları sandalyelerden ayaklarını uzatmış,
Başları, birbirlerinin omuzunda,sarmaş dolaş sevgililer..
Ve bu uzun salonda,
Birbirlerine hararetli hararetli birşeyler anlatarak,taklitler yaparak,şakalaşıp,gülüşerek bir ileri bir geri,
tur atan gençler.
Ve "ağır abiler "
Duvarlarda onlarca etkinliğin,renkli afişleri
İnek resimleri,
Köşe başlarına yerleştirilmiş,
sonraları,"Kazgan" dergisinin materyallerinin toplandığını öğrendiği "Çamur kutuları".
Dikkatini çekmişti..
 
O yılın, sonunda
Geleneksel "İnek bayramı"
Ve okulun içerisinde,
Büyük yeni anfinin altında ve yanındaki geniş salonda,düzenlene bir "Balo" bile yapılmıştı..
Okuldan çıkıp,
Kurtuluş,Sıhhiye güzergahından devam edip,
Ted Kolejinin önünden,
Ve,yeniden Kurtuluş lisesinin önünden,
En önde "besili" süslenmiş , bir İnek,
Arkada,geleneksel kıyafetleri ile,
"züppeler",tahsildarlar,"memurlar-katipler,"Bakkallar" ve bilumum "Tüllap".
Kortej yapmış.
Okulun çevresinde fır dönen,
Ağızlarındaki,çorba kaşıklarının içerisindeki yumurtayı düşürmeden koşturan,
Eteklikli " Alık raziye " yarışçıları.
Potaların içerisine oturmuş,asistanlar ile yapılan basket maçları,
Gülme krizlerine neden olan,yoğurt yeme yarışları,
Ve,O sene için seçilen,
Her bölümün kral veya kraliçelerinin,
Uzun fermanlari ile,
Yıl içindeki olaylardan derlenmiş sataşmalar...
karşılıklı atışmaları..
 
Tüm bunlar,
Okul'un kazıklığını ve "üssü mizan " gerçeğini değiştirmediğinden
Her Mülkiyelinin "doğal hakkı " olan,
" sınıfta kalma " hakkını,
O sene kullanmıştı..
Ve bu güzel rüyadan uyanmıştı...
 
 
Yine de,
Bu okulda okuduğu beş yıl boyunca,
ve başına gelen türlü olaylara karşın,
Editf Piaf'ın,gür sesi ile söylediği,
Her darlandığında gelip dudaklarına oturan,
O güzel "lirik" şarkısını,
Kendisine slogan yapmıştı..
 
"Non,je ne regrette rien "
ou rien a rien "
 
"Hiç bir şeyden pişman değilim"
 
 
Selam ve sevgilerim ile
Saner Tuncer Gürdil.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder