13 Kasım 2010 Cumartesi

12'nci Nüzhet Erman Şiir Ödül Töreni'nde yaptığım konuşma

Sayın Bakanlarım,
Nüzhet Erman Şiir Ödülünün Değerli Seçiciler Kurulu Üyeleri,
Bu törenimizi teşrif eden Sayın Ahmet Oktay ve değerli eşi,
Kıymetli şiir sever konuklar,

Mülkiyeliler Birliği tarafından düzenlenen Nüzhet Erman Şiir Ödülü törenine hoş geldiniz.

Mülkiyenin geçen yıl 150. kuruluş yılını kutladık. 3 hafta sonra 151 inci yaşımızı da geride bırakacağız.

Mülkiye’nin kuruluşu, öze önem veren, halka ve halk diline eğilen, divan şiirindeki bireyci anlayışın yerini toplumsalcılığın aldığı Tanzimat şiirinin sonlarına rastlar.

Serveti Fünun şiiriyle birlikte Mülkiyeli şairler Türk edebiyatındaki yerlerini almaya başlarlar.

19’uncu yüzyılın sonlarına doğru siyasal iktidara karşı güçlenen muhalefet içinde Mülkiyeli öğrenciler de vardır. Ancak, Hüseyin Siret gibi bir iki istisna dışında, imparatorluk döneminde yetişen Mülkiyeli şairlerin eserlerinde muhalif karakter pek fazla öne çıkmaz. Bunun nedenleri arasında Serveti Fünun şiirinin genel özellikleri olduğu kadar, öğrencilerin geldikleri çevrenin ve mezuniyetten sonraki beklentilerinin de etkisi vardır. Son 40 yıllık dönemde ise toplumcu şiir anlayışını benimseyen bazı şairler bu özellikleriyle öne çıktılar.

Mülkiyeli şairler hemen hemen tüm şiir akımlarının içinde yer almışlardır.

Örnek vermek ve anımsamak için birkaç isim sayılabilir:

-Cemal Yeşil ve Mehmet Çınarlı divan,
-Ahmet Reşit Rey, Süleyman Nesip, Hüseyin Siret, Faik Ali Ozansoy Serveti Fünun;
-Enis Behiç Koryürek ve Ömer Bedrettin Uşaklı hece,
-Vasfi Mahir Kocatürk Yedi Meşaleciler,
-Cahit Sıtkı Tarancı, Sabahattin Teoman, Muzaffer Uyguner ve Şinasi Özdenoğlu Yenilik;
-Nüzhet Erman hem Birinci Yeni hem Yeni Gelenekçiler ,
-bu konuşmayı hazırlarken antolojisinin ön sözünden yararlandığım Cemal Süreya ile Sezai Karakoç, Ece Ayhan, Tevfik Akdağ İkinci Yeni
-İsmet Özel hem toplumcu hem de Yeni İslamcı
Şiir akımlarını sürdüren, temsil eden, kuran ya da geliştiren şairler arasında öne çıkan isimler olmuşlardır.

Saydığım isimler arasında bu yıl 100’üncü doğum günü kutlanmakta olan Cahit Sıtkı Tarancı da var. Bilindiği üzere bu büyük şairimiz bir süre Mülkiyede okumuş ancak mezun olmamıştır. Bir yere, bir kuruma aidiyet için standart bir kriter bulmak zor olabiliyor. Bir görüşe, örneğin Cemal Süreya’ya göre, Mülkiyeyi bitir(e)meyen kişi başka bir okuldan mezun olmaz ise Mülkiyeli sayılabiliyor.

Bazı Mülkiyelilerin Mülkiyeliliği ise katmerli. Bu akşam burada buluşmamızı sağlayan Nüzhet Erman hem Mülkiye mezunu, hem de uzun süre Mülki Amir. Üstelik oğlu da Mülkiyeli.

Nüzhet Erman Şiir Ödülü törenlerini düzenlemekten dolayı mutluluk duyuyoruz.

Bunu sürdürmek kararındayız. Bir adam daha atarak önümüzdeki yıldan itibaren 11 Kasımın içinde bulunduğu hafta söyleşi ve toplantılar düzenlemeyi düşünüyoruz. Böylece bu akşam olduğu gibi hem Nüzhet Erman Şiir Ödülü törenlerini düzenlemeye devam edeceğiz hem de daha çok şairi anmış ve anımsatmış olacağız. 2 yıl önce Sayın Mustafa Şerif Onaran’ın katılımı ve katkıları ile Bir Cemal Süreya Akşamı söyleşisini düzenlemiştik.

Mülkiyeli şairlerle ve genel olarak Türk şiiriyle ilgili diğer bir niyetimiz yayına başlamak için çalışmalar yaptığımız Radyo Mülkiye’de her hafta şairler ve şiirler saati yapmak. Bunun için tüm şiir severlerin katkılarına ihtiyacımız var.

Sözlerimi güzel bir haber vererek bitireceğim. Mülkiyeli şair Nihat Etiz bey İzmir’de genç Mülkiyelilerle birlikte bir süre önce başladığı Mülkiyeli Şairler Antolojisi çalışmasını başarıyla sonuçlandırdı. Birkaç ay sonra bu yapıtı bir Mülkiyeliler Birliği Yayını olarak sizlere sunmayı umuyoruz.

Hepinizi Mülkiyeliler Birliği adına saygıyla selamlıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder