19 Ocak 2012 Perşembe

Sarıkamış Felaketi




 
Sevgili Dostlar..
 
Unuttuğumuz bir şey var..
Ben hatırlatayım dedim..
 
3 hafta önce..
yani 23 Aralık/2011 tarihinde..
Sarıkamış felaketinin..97 yılını geride bıraktık..
 
 
 
Sarıkamış...
Dünya savaş tarihinde...
Düşmanın bile vicdanına sıgdıramadığı..  
eşi benzeri olmayan bir "savaş  dramı" olarak bilinirsede
esasında ..  
sivil yönü daha agır basan
artık genel kurmay arşivlerindeki rutin bir savaş olmaktan çıkıp
türk ulusunun her ferdini derinden yaralayan..
herkes bildiği halde..
100 yıla yakın zamandır 
bahsetmekten kaçındığımız..
ulusal bir utanca dönüştürdüğümüz bir "insanlık dramı"dır..
 
Sarıkamış...
Askeri amaçlı bir harekat olmasına ragmen..
Askeri sonuçları..
Aslında çok önemli degildir..
 
biz yazılı  3000 yıllık tarihimizde..
Çook taktik savaşlar kaybettik
Bu savaşlarda..
Binlerce şehit verdik .. 
Hiç kuşkunuz olmasın
Vatanımız Anadolu oldugu
Ve
Vatanımıza emperyalist saldırılar devam ettiği müddetçe 
Daha çook.. savaşlara gireceğiz..
Daha çook şehitler vereceğiz.. 
 

 
ancak.. 
burada
Önemli Olan...
Türklerin tarihinde..
türk askerinin
hiç dögüşmeden
bir gecede.. 
kendi vatan(larında)   sınırları içinde..
doğa koşullarına yenilerek  90 bin şehit vermesi..
ve
daha önce hiç böyle bir felaketle karşılaşmadıkları gerçegidir..
 
 
böyle bir faciaya... türklerin  tarihinde de rastlanmaz..
Tam aksine..
Türkler
Savaşlarda  bu tür çetin doga şartlarında da harikalar yaratan bir millettir..

Tarihleri boyunca..
En zor doga koşulları..
Türklerin en vazgeçilmez stratejik müttefiki olmuştur..

Türkler..
Çetin doga koşullarını..
Özellikle.. sogugu, karı,
Sıcagı, yagmuru, çamuru,
Çölü, dagı, sarp kayalıkları... 
kendilerine üstünlük veren avantajlar olarak kullanmışlardır..
 
Çetin doga koşullarında..(yani türklerin kendi istedikleri koşullarda) 
Türklerle savaşmaya kalkışıpta ..
Başarılı olan hiçbir orduyu tarih henüz yazmamıştır..
 
Orhun Kitabelerinde..
Büyük Bilge..efsane bir  komutan  ..
Tonyukuk ..
bu durumu 
( Türklerin savaş tekniklerini  ve savaşlarda doga koşullarını nasıl kendi lehlerine bir faktör olarak kullandıklarını) detayları şöyle anlatır..
"Kögmenin yolu bir imiş ..(tek  bir girişi varmış)
Kırgız Kaanı bu yolu su'layıp(Askerlerle) kapatmış  diye işitip
bu yoldan yürürsek iyi olmayacak diye düşündüm.."

( O tarihlerde/ MS:715'lerde.. 
Sayan daglarının kuzeyinde ki Yenisey çıgırında il tutmuş
ve Göktürk Birligine katılmayı reddetmiş .. 
Kırgız federasyonuna baskın yapılması düşünülüyor..
Ama
Tonyukuk..
ülkeye tek giriş yolunun düşman tarafından kapatıldıgını ögrenince..
baskını  bu kez hiçkimsenin aklına gelmeyen
Sayan (Türkler buraya "Kögmen" diyor) daglarını aşarak yapmaya karar veriyor...
İşte Doga koşullarının  cografyanın düşmana karşı müttefik yapmak diye
Yani şimdilerde bazı inek çobanlarının ya da..)

"Attan aşagı" dedim..
 (Askerleri at'tan indirdim)
Atlarımızı yedeğe alarak..
yukarıya.. Ağaçlara  tutunarak tırmandık..
Öndeki erlere  nöbetleşe  
Karı söktürdüm..
Ağaçlık zirveyi dolandık..
..
Gündüz kuytularda gizlenip dinleniyor..
Geceleri
Dörtnal.. 
At koparıp..hızla gidiyorduk...
..
KIRGIZI uykuda bastık..
Uykusunu mızrakla açtık. . ..
 
 
 
Bilge Kaan... ise.. 
Yine aynı teknikle nasıl savaştıgını anlatır..
 
"Altın ormanını aşarak..
İrtiş nehrini bir gecede geçerek..
Türkiş'e dogru yürüdüm..
Türkiş Budunu uykuda bastım.."
    
 
Baskın için..
Yine doga koşullarının en kötü zamanı ve yine gece beklenir..
Bütün engeller olaganüstü bir direnç ve kararlılıkla dolanılır..
Karlı daglar ve karanlık ormanlar aşılır...
geçit vermez nehirlerinden gece geçilir..
ve
baskın yine gece yapılır..
 

 
Dünya savaş tarihi..
Dogayı kendi lehlerine çevirerek...
Zafer üstüne zafer kazanmış türk ordusunun  inanılmaz başarıları ile doludur..
 
Onlar ..
yeryüzünün ilk komandolarıydılar..
 
Sarıkamıştan (fazla degil...)
7 yıl sonra
Aynı... Türk askeri..
26 Agustos gecesi.. 
Bir baskınla.. beton bariyerlerle 3 sıra berkitilmiş..
düşman mevzilerini bir gecede parçalayıp geçtiler..
 
Türk Süvarileri... 
Geçit vermez Ahırdaglarının sarp zirvelerinden..
(tıpkı ataları göktürkler gibi)..
bir gecede 
tek zayiat vermeden geçip....
26 Agustosun şafagı ulaşmadan bir sel gibi Sincanlıya aktılar..

Tarihin enson meydan muharebesi olan 
Başkumandanlık Meydan Muharebesinde..
28'i..29 Agustosa baglayan gece..( Dikkat edin "gece" diyorum)..
tam üç gündür uyku uyumayan..
kuru peynir ve kuru ekmekden başka azığı olmayan..
düşmanlarının
"hayalet tümen" adını  verdikleri  
23 ncü Türk Tümeni..
Dumlu dagından geceleyin şimşek gibi bir ileri harekatla...
birbirleriyle buluşmak üzere olan 
iki yunan ordusunun arasına.
süngüsünü sokup..  
topragın altından yarı beline kadar fırlayıp çıkan
mitolojideki devasa insanüstü kahramanlar gibi..
Sabaha kadar aynı anda..
saglı sollu balyoz yumruklarla
İki yunan ordusunun birleşmesini önlemiş.....
 
28 ağustos gecesi..  
sanki ihtiyattaki yunan ordusunun önünü kesiyormuş görüntüsünü vermek için 
kuzeye kaymış olan
gecelerin  Kartalları
türk süvarileri 
29 Agustos gecesi
gözgözü görmez..
şiddetli yagmur altında.. 
aniden bir (u) dönüşüyle..güneye 
dönüp ..
hava koşullarından dolayı ..
dumur olmuş
şaşıran düşman ordusunu 
baskınla ..
Güneyde  aslıhanlarda ve Murat Dagının karanlık zirvelerinde onları bekleyen   
geceleyin avlanan  avcıların  (Birinci ordunun imhacı aslı  kuvvetleri) önüne dogru sürmüş..
böylece 
kıskaç kapatılmış
otarihteki hazır kuvvet olarak dünyanın en kalabalık ordusu olan
İngilizlerin (yunan) işgal ordusu 
Bir "gece" savaşıyla kamilen imha edilmiştir..
 
şu sıralar..
moda olarak millete yutturulmaya çalışan..
ellerine
dandik bir keleş verilen
kafalarınada bir masa örtüsü sarılan 
ispanyolca "gorilla" diye bir lakap takılarak ortalığa salınan.. 
savunmasız insanları katletmeyi
kahramanlık sanan
ABD beslemesi feodal yetimler ile..
 
kendilerine speyşıl forslar adını veren..
sanıyorum genetiklerinin  icabı olan
katillikle
yüce bir toplumsal görev olan askerliği birbirine
karıştıran..
vatanını namusunu özgürlüğünü savunan  insanları (askerleri) 
çocukların atari oyunundaki
öldürülmesi gereken insanlık düşmanı canavarlar
(Sanal düşmanlar) olarak algılayan
sofistike silahlarla
savaştığı insanların kim olduklarını bilmeden hiç yüzyüze gelmeden..
arazide aynı şartlarda hiç karşılaşmadan
bilgisayar la savaşan
kendilerini dünyayı kurtaran süper palavra süpermen zanneden
ama bu kahramanlığını..
çıkarlarını korudukları
kapitalist patronlarından ücret almadan
asla yapmayan..  
atari çocukları..
gibi..
 
evrenin ilk askerleri 
Olan Türkler için..
   
savaş ve av kurallarını
bundan 2250 yıl önce
yazmış olan
Çinlilerin..
ilk çagların
Bir savaş tanrısı olarak bahsettikleri..
Kartal başlıklı miğferler....
savaş boyalı yüzler
düşmanın yüreğine korku salan savaş çıglıklarıyla
800 metreden isabetli atışlarla atılan ıslık çalan oklarıyla.. 
-40 +40 dereceki çetin doga koşullarını arkasına alarak.. 
gece avlanan..
Me-Te'nin
Hordasının .. ruhunu ve geleneğini taşıyan.
 
Mehmetçiklerin  
daglarda.. çamurlarda..
karlarda eskittiği postalının sicimi dahi olamayacak
kapasitedeki tüm benzer insanların ....
Şavaşın ustalarını
sarsak beceriksiz korkak
tavuk veya yılbaşı hindisi gibi
gösterilmeye çalışılan
bu dönem de göz önüne alınarak..
 
 
Şimdi soruyorum Size..
Nasıl Olurda..
Sarıkamışta..
İlk kez düşmandan sayı olarak üstün olan türk askerinin...  (Koca.. 3ncü Türk Ordusunun) 
Bir gecede..  
Düşman yüzü görmeden ...
Tek mermi sıkmadan...
90 bin şehit vererek..  yokolur gider... ???
 
Nasıl Olurda..
bin yıl lık anadolu tarihinde türklerin yaptıkları  savaşlarda verdikleri  toplam şehit sayısından..
sarıkamış bozgunundaki şehit sayı sı daha fazla Olur..?
 
Nasıl Olurda..
Ruslar..  Türklerin topraklarındaki  300 yıllık yayılmacılıgında... 
Ellerini kollarını sallayarak..
Ulaştıkları en son nokta  Sarıkamış.. Erzurum olur..?
 
Neden Sarıkamışta böyle oldu..? 
 
Neden daha kötü şartlardaki İstiklal harbinde  tüm kavga süresince..
daha kötü şartlardaki türk ordusunun başına böyle bir felaket gelmedide...
Sarıkamışta geldi..?
 
Acaba..
Palandöken ve Allahuekber daglarında o gece - 40lara varan sogukmu tek sebep.. ?
O zaman Aynı şartlarda
Galiçya da
Çanakkalede düşman perişanları yaşarken..
bu tür tek zayiat vermeden ayakta kalıp
harikalar yaratan mehmetçiklere ne diyeceğiz..
 
yoksa askerin çarıgımıdır..sebep.. ?

O zaman....
Ayagında çarık dahi olmayan türk askerinin..
Sakarya huruç harekatı sırasında...
31 agustos 1921 de.teyemmümle kıldıkları yatsıdan sonra..
yalın ayak..kedi sessizligiyle..  
düşman eline geçmiş olan stratejik Çaldagı'na  tırmanıp.. 
gecenin saat birinde.. aynı anda birkaç noktadan daldıkları
siperlerdeki   
sofistike düşman birliklerini... 
sadece  süngü kürek ve  çıplak elleriyle  tepeledigini...
nasıl izah edecegiz..?
  
 
93 harbinde
Balkan harbinde oluşan ..
askerin  savaş yılgınlıgı yada bitkinligimidir..?

o zaman...
aynı asker...
Basrada.. 
(Kut harbinde)
Çanakkale'de
nasıl olurda
savaş ve insanlık tarihinin en büyük destanını yazar..?
 
Asker aynı askerse... !
Düşman aynı düşmansa..
Çanakkale ile Sarıkamış ....
Yada..
916 daki Kut Taaruzu
ve
922 deki Büyük Türk Taarruzu
ile
914 teki Sarıkamış Türk  Taarruzu arasındaki
fark nedir..Dostlar..?
Fark Nedir....?
 
Oltu'dan girdikte Sarıkamış'a...
         Akıl Almaz orda yatan üleşe...
                   Askeri kırdıran Enveri Paşa...
                          Kitlendi kapılar MEKAN Agladı...
                                                                       (bir Sarıkamış.. (Asker) Türküsü..)
 
 
  
 
Şehitlerimizin ve Gazilerimizin
 ve
Onların içinden çıkıp..
Yüksek medeniyyet ufkundan yeni bir güneş gibi dogarak.. 
Onları
Zaferlere.. aydınlıklara  ve özgürlüklere ulaştıran 
Emperyalizmin adından bile korktuğu
En büyük Komutanlarının
Aziz ruhları karşısında saygıyla egiliyor..

ve
Sarıkamışlar...
Birdaha ASLA...
diyor
 
Saygılar sunuyorum....
Mekan DEMİRKAYA..
  
 NOT..Bu  türküyü..
muhtemelen 25 Aralık gecesinde  Allahüekber
 daglarında eriyip giden..iki kolordumuzdan biri olan..
10'ncu Türk kolordosunun ..sag kalabilmeyi başarmış..
gazileri söylemiştir..
 
Çünki.. Türkü..
"Oltu'dan girdikte Sarıkamış'a" diye başlıyor..
Oltu 93 harbinden beri Rus işgalindeydi.
 
10 türk kolordosu..23 Aralıkta oltu'yu  ele geçirip..
ertesi günü sarıkamışa dogru yürümüş..
diğer iki kolordu ise..(askerleri) Oltu'yu hiç görmemişlerdir....
 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder