16 Eylül 2011 Cuma

Dağcılık Mavraları-1

İpsiz Dağcılar
Sevgili Akın'ın, ''20 metreden 16 metreye indirdiği'',
Sevgili Tuncer'in, ''bombalayıp hepten yere serdigi'',
3917 metrelik Erciyes Dagı'nın son 18 metresi
hangi dağcının başını agrıtmamıştır ki....
 
Efendim,
geçmiş zaman sene 1970,
aylardan Nisan birkaç günlük 23 Nisan tatili var,
eh durulur mu gayri, Atladık Ankara'dan doğru Erciyes'e
Tuncer Gürdil, Arif Efecan bir de ben,
 
İllaki 3917 metreye tırmanmadan dönmeyecegiz,
O zaman Tüm ülkede sadece bir iki adet bulunan 40 metrelik
dağ ipini de Federasyonun deposundan almışız ki
kim tutar bizi,
 
Bu Erciyesin 18 metrelik batı zirvesi öyle bir kule ki,
İp olmadan çıkılmaz, çıkılsada inilmez,
illaki bir ipin olacak.
 
Bir 23 nisan sabahı karanlıkta çıktık Tekir yaylasından yukarı doğru,
Şaytan Deresi'ni yarıladıgımızda güneş doğmuştu.
 
Sırtı aşıp, Erciyesin 3900 metrelik doğu zirvesinde takılmadan
dogru Kuzey buz duvarı sırtınından geçerek geldik 18 metrelilk kulenin dibine,
 
Hemen ipin bir ucunu belime bagladım,
Tuncer ve Arif öbür ucundan beni emniyete aldılar.
tırmanış ipin ve emniyetin verdiği güvenle çok çabuk ve kolay olmuştu.
 
Bu kez ben yukarıdan emniyete alınca,
kısa bir süre sonra hepimiz kulenin tepesinde buluştuk,
''Ey ip megerse sen nelere kadirsin'' diyerek,
3917 metrelk Erciyesin son 18 metresindeki kulenln
yani, Zirvenin Keyfini çıkarıyorduk ki,
 
Tuncer yine ''Ulan; şimdi şurda bir karnıyarık olsa, yanında da pilavla cacık amma yenir haa.'' diyerek
her zamanki sululuklarından birini yapıp, aç olan karnımızı iyice acıktırdı.
 
zirve keyfimiz böylece kaçınca,
Zirve defterini imzalayıp ,
ipli inişe geçtik,
ipi ortasından zikkeye geçirip, iki ucunu aşagıya salladık
sırayla indik, inince de ipi bir ucundan çekip aşagıya almaya başladık,
ip bir süre geldi sonra ne olduysa takıldı,
öbür ucu boşalıp bir türlü aşagı gelmiyor,
 
ipe tutunup yukarı tırmanacagım,
ya yarı yolda ip boşalırsa,
 
İpi tutmadan serbest tırmansam,
emniyetsiz kalacagım,
 
Akıllara ziyan bir durum,
Çalış çabala nafile,
ipsiz olmuyor
iple de olmuyor..
 
!8 metrelik Kule,
yapışmış ipe bırakmıyor
 
Hava bozmaya başladı,
birazdan ısı düşecek,
Şeytan Dere'sinin karları sertleşip buza dönecek,
Buz kramponumuz yok,
kalacagız bir tek buz kazmasına,
 
Sununda, kasıla kasıla iple geldiğimiz Erciyesin Zirvesinden,
arkamıza baka baka, kös kös ipsiz geri döndük, iyi mi?
 
İlk fısatta gelip ipi almak umuduyla,
Kayseri Dagcılık Klubündeki arkadaşlara durumu iletip Ankara'ya vardık.
 
Kısa bir sürede,
Tüm ülkede
bizim
Federasyonun hem de tek ipini
dagda bıraktığımız
bir efsane gibi yayıldı..
 
Yayıldı yayıldı
Ve adımız,
İPSİZ DAĞCILAR
olarak, nam salmaya başladı.
 
Bir hafta sonra Kayseri'li dağcı arkadaşlar
tırmanıp bizim ipi indirdiler ve bir güzel, üzerine yattılar,
 
Bende olsam bu ip yoklugunda ayni şeyi yapardım.
 
Sonunda mesele ''Devletin Resmi ipi'' şeklinde telaffuz edilince,
İp Ankara'ya geri geldi.
 
ama, Bizim ''İPSİZ DAĞCILAR'' namımız yıllarca sürdü,
 
Sağ olasın Erciyesin 18 metrelik Kule Zirvesi..
 
Saygılarımla,
Uçman Sungur

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder