21/12/2008Doğan Avcıoğlu: Kırkıncı Yılında Türkiye'nin Düzeni'
Sevgili BİLAYCILAR Permbe günü.. Mülkiyeliler Birliginin en üst katındaki Ayhan Açıkalın Toplantı Salonunda.. Gerçekten olagünüstü bir gece yaşandı .. 3 saatlıgine 40 yıl hatta elli yıl öncesine ışınlandık adeta..Dostlar inanın.. Sanki 1960-1970 lerin Türkiyesindeki siyasi toplumsal ve ekonomik tartışmaların getirdigi. gök gürültülü şimşekli heyecan verici fırtınası.. Aynen bu toplantı salonunda yeniden oluşmuş.. bu beyin fırtınasının.. siklon merkezi Siyasal Bilgiler Fakültesinin tüm ruhu... o gece bu salona bir tatlı sis gibi sızıp salonu doldurmuş.. Efsane geri dönmüş.. Devrim heyecanı yeniden dogmuştu.. Salon hınca hınç dolmuş..gelen konukların bir kısmı ..konuşmaları ayakta izlemek zorunda kalmışlardır.. Oktay arkadaşımızın usta kamerası.. ve 3 fotografçının deklanşörleri harıl harıl çalışmaya başlamıştı.. Konferans.. Mümtaz Soysal Hocamızın.. Ögrencilerinin kolları arasında salona alınıp.. büyük bir saygıyla.. Gülümseyen alkışlar içinde.. Bir çabuklukla koltuguna oturtulması.. ve hemen akabinde.. Başkanımız.. Sn. İhsan Feyzibeyoglunun.. sakin.. tane tane konuşmaya başlamasıyla açıldı.. Sn. Feyzibeyoglu.. Dogan Avcıoglunun.. Türk düşünce dünyasındaki yerine.. Kısa ömrünün başarı dolu kronolojisine. Muhteşem kitabı "Türkiyenin Düzeni" nin türk siyasetinde tartışma odagı haline gelmesine.. ve Aynı yıl yayınlanan Mümtaz Soysal Hocamızın "Anayasaya Giriş" kitabının .. O dönemde.. türk anayasal düzeninde ve Üniversite gençligi üzerinde yarattıgı muhteşem etkisine.. Hakim ideolojinin bu ışıktan rahatsız olmasına.. Dolayısıyla Mümtaz Hocamızın.. 12 Martta Fakültede..ders veriken bir alkış koridoru içinden bizden koparılıp götürüldügü tarihten... Bu güne kadar... Verdigi hukuk ve fikir mücadelesinin ibret verici safahatına.. Bu iki kitabın ve kitapların yazarlarının Türkiyeyi .. Türk siyasasını.. zincirleme reaksiyonla nasıl olumlu etkilediklerine. Kısaca işaret edip.. .. "Buyrun Hocam Ögrencileriniz. diyerek.. Mikrofonu Mümtaz Hocamıza bıraktı.. Altın beyin olarak nam salmış... hepimizin idolü.. Mümtaz Hocamızı burada anlatmaya kelimelerin kifayet etmeyecegini hepimiz biliyoruz.. Mümtaz Soysal Hocam herzamanki gibi... Ayaga kalkarak.. Koltugun kenarına dayanarak ders verdigini hatırlayıp hatırlamadıgımızı sordu.. ve böyle tatlı bir şekilde bizi 70lerin Mülkiye anfisine götürüp.. Ders atmosferinde ayakta konuşmasına başladı.. (düşünemedik.. tek eksigimiz.. Hocaya verdigimiz koltugun kenarsız olması idi.. Bu yüzden .. Mülkiyedeki anfilerde yaptıgı gibi .. sandalyesinin kenarına dayanarak ders veremedi.. ) Ve arkadaşlar inanamıyacaksı Mümtaz Hocamız.. Dogan Avcıoglu ile birlikte 1961 lerden sonra ürettikleri.. Türkiyede ilk ciddi sol fikir ve siyasi haber dergisi olan "YÖN" dergisinin ilk sayılarını bulmuş ve bunları ciltleterek. Koca bir albüm yapmış.. Bu siyah cilt kapaklı 3-4 kilo agırlıgındaki o koca albümüde beraberinde (bizim için) toplantıya getirmişti.. Mümtaz Hoca..sözlerine. Dogan Avcıoglunun .. "Yayın yoluyla politika yapmak .." düşüncesinden hareketle.. Mücadeleleye. "Yön" dergisiyle başladıklarını, Bu derginin ilk sayısında Dogan Bey'le birlikte kaleme aldıkları.. "Yeni Devletçilik" yazısının.. aslında bir "manifesto" niteliginde oldugunu.. Türkiyede.. 61 Anayasasının inşasında tartışmalara neden olacak .. İlk "Sosyalizm ve Sosyal Devlet" kavramlarının. "Yön" hareketiyle ortaya çıktıgını, Dogan Avcıoglu..Paristen Döndükten sonrada.. Anayasa Komisyonunda birlikte çalışmaya devam ettiklerini, Dogan Avcıoglunun.. Fransız Yazar Rableyin roman kahramanı korkunç iştahlı... Sevimli dev olan gargavtüreye benzedigini. Tıpkı O dev gibi doymak bilmeyen bir çalışma iştahına sahip oldugunu.. Fransada köylerde duvarları süsleyen.. Napolyon dönemin yanyana gösterilen boyalı sıradan köy resimlerindeki. Fransız mareşallarına benzeterek Birbirlerine. "Mareşal" diye takıldıklarını.. (Mümtaz Hocam çok formda idi.. aynen 70lerde oldugu gibi.. dinamizmini ögrencilere saçmaya devam ediyordu..A. Avcıoglu ve Türkiyenin düzenin temelinde Yön degisinin belirleyici oldugunu.. anlattıktan sonra.. Avcıoglunun.. Cumhuriyetin tam hedefine ulaşması için... gerçekleştirilmesi gereken devrimdeki orduya verdigi önemi destekler mahiyette.. "Asker Cumhuriyete karşı olmadıgı için Cumhuriyet hala ayaktadır.." deyip... büyük sevgi tezahüratı ve ayakta alkışlarla.. sözlerini bitirdi.. İkinci konuşmacı... Ülkemizin en büyük aydınlarından. Devrimci özünü ve heyacanın hiç yitirmeyen degerli yazarımız.. Erol TOY.. 61 Anayasasının Türkiyeye ilk kez Sınıf hareketinin. Fikri mimarlarının (Altın beyinler dedigi .).Mümtaz Soysal ve Dogan Avcıoglu.. oldugunu, 10 yıl yürürlükte kalan bu Anayasanın Türliyenin tüm siyasal yapısını etkiledigini. 12 Eylülde ortadan kaldırılan bu Anayasanın.. Hala Türk siyası hayatında halen sürmekte olan derin etkilerinin kaldırılması için çabaların devam ettirildigini. Türkiyenin Düzeni Kitabının Yön dergisinide dogan beyin topladıgı ve dogan beye gelen gelen notlardan yazıldıgını.. anlatıp.. Son bin yıllık türk tarihinin... 1. Selçukluların Nizammülmülkü etkinleştirmesi. 2. Osmanlı İmparatorlugunun İstanbulda kurulması.. 3. 12 Eylül Askerin müdahalesi.. olmak üzere 3 kırılma noktasının bulunduguna işaret etti.. Konferansın asıl agırlıgı.. haliyle.. Uluç Gürkan'ın omuzlarında idi.. Mülkiye mektebinin yetiştirdigi. Degerli Yazar ve Siyasetçi... Vakfımızın Üyesi.. Sn. Uluç Gürkan.. Belkide hayatının en sıcak en etkili konuşmasını o gece Hocası ve arkadaşları huzurunda yaptı.. Çok etkilenmiş oldugu için..konuşması Uluç Gürkan.. Sözlerine.. Avcıoglunun Vefat tarihi olan .. "4 Kasım 1983" diyerek başladı.. ve Avcıoglunun.. insanı kişiligi ile başarılarını... arkadaşlarla olan ilişkilerini. onların Dogan Avcıoglunu tanımlayan sözleri ve birlikte çalıştıkları Devrim ve demokrasi dergisindeki yazıları vasıtasıyla.. fikri yapısını..aktif devrimci ruhunu.. bir edebi eser.. bir şiir okuyormuşcasına .. anlattı.. Konuşma arasına.. Dogan avcıoglu ile yaptıgı güzel sohbetleri serpiştirdi.. son karşılaşmalarında. kibritten tasarruf için sigarasını bitirdigi sigarasıyla yakarak içen Dogan Avcıoglu da... gülümseyerek. Kendisine.. sigarayı bıraktıgını ,spor yaptıgını ve.. 2000 yılına kadar yaşamak için kendisini programladıgını söylüyor.. Ölümünden 4 gün önce.. hastahanede. Yarıda bıraktırılan.. Yolundan saptırılan .. Kemalist devrimin gerçekleşmeden ölünmemesinin gerektigini. bu devrimi yakalamak için bu programlamayı yaptıgını.. ancak programın gerçekleşme imkanın zayıf oldugunu söylüyor.. Uluç Gürkan.. Dogan Beyin.. Tam bagımsızlık esasına dayalı.. "Sorunlarını çözemeyen demokrasiler. yıkılmaya mahkumdur.." "Ordu günlük politikanın dışında.. Devrim politikasının içinde olmalıdır.. şeklindeki .. sözlerini aktardıktan sonra.. Ordunun devrimci gelenegi ile ordunun darbeci vasfı arasındaki ince çizginin ayrımında.. devrimci niteligin dominant seyri için "içselleşmenin saglanması gerekir.. " şeklinde (bize göre yeni) bir kavramı kullanarak.. konuşmasını bitirdi. 4ncü ve son konuşmacı.. Mülkiyeli.. En yüksek mevkilere gelmiş.. Başarılı bürokrat.. Degerli Yazar.. Fikir üreticisi.. Vakfımızın üyesi.. Sn Nazif Ekzen.. Kendisinin ..(elinden tutularak..) Uluç Gürkan tarafından Dogan Avcıogluna götürülüp tanıştırıldıgını.. Dergide çalışmaya başladıgı gün.. Dogan Avcıoglunun kendisine.. kestigi gazete dergi kupürlerini ve notlarının tasnifi görevini verdigini.. uzun müddet bu görevi dikkatli bir şekilde yaptıgını.. Hayatının daha sonraki safhalarında bu arşiv görevinin... Kendisinin meslek ve düşünce hatatında çok önemli rol oynadıgını Anlattıktan sonra.. Konferansın temeli olan.. Dogan Avcıoglunun Kitabının "Türkiyenin Düzeni.." Kitabının her yönden analizini yaptı.. günümüz koşullarımda kitapta yeralan... o dönemde tartışılan... Fikir ve yöntemlerin günümüzdeki geçerligi konusunda.. yorumlarını dile getirdi.. Dogan Avcıoglunun asıl derdinin.. Türkiyede.. Ulusal ordunun kayıp gitmemesi olduguna dikkati çekerek.. cumhuriyetçi Atatürk devrimlerine baglı Ulusal karakterli bagımsız ordu üzerine Yazarın görüşlerine dair kitaptaki alıntıları açıkladı.. son plarak.. Dogan Avcıoglunun Türkiyenin Düzeni kitabının.. bu alanda yazılmış en büyük eser oldugunu belirterek sözlerini alkışlarla noktaladı.. Konferansın son aşaması olan "soru cevap" kısmında... Ordunun ulusallıgı ile ilgili sorulan bir soru.. Uluç Gürkan tarafından cevaplandırılmış ve bu konuda son söz.. Mümtaz Soysal Hocamız tarafından şöyle söylenmiştir.. "Haklı olmak yetmez.. Haklı olan güçlü olmak zorundadır.. Hakkını almak yada kaybetmemek .. Bagımsız .. bir ordu ile mümkündür. Bagımsız ordu... Teknolojik olarak dışarıya bagımlı olmayan ordudur.." "Ordumuz Teknoloji bagımlılık nedeniyle ABD'ye bagımlıdır.. Ordunun bagımsız olması...önce teknolojik bagımsızlıgını gerektirir.." Veeee... Ayakta alkışlar arasında... Oturum Başkanı Sn. Feyzibeyoglunun .. Konferansın hitama erdigini anons etmesi... Bu konferans ayrıca yeni bazı siyasi kavramların tartışılmasının gerektiginide gösterdi.. 1. Mümtaz Hocanın.. Türk Ordusunun teknolojik bagımlılıgı yorumu.... 2. Erol Toy'un.. son bin bin yıllık Türk tarihindeki 3 kırılma noktasıyla ilgili görüşler.... 3. Uluç Gürkanın.."İçselleştirilme" kavramı... ............ ............ Mümtaz Hocam Konuşmacılar Vakıf Başkanı tarafından Kapıya kadar Ugurlandıktan sonra.. Erol Toy Uluç Gürkan ve Nazif Ekzen oracıkta ve Vakıf Mütevellisi tarafından ablukaya alınarak.. Konferans salonunda hazırlanan kocaman bir ziyafet masasına..saygı ve sevgi ile alındı.. Bu özel Yemek Salonuna... Basınımızdan muhabir olarak sadece benim girmeme izin verildi.. Çok sıcak ve çok önemli sohbetlere tanık oldum arkadaşlar.. inşallah ara ara bu yemekten size anekdotlar aktaracagım.. Son yıllardaki en güzel dost toplantısı oldu.. Eski dostlar..hiçbitmeyen gülümsemeleri eşliginde .. Gönül bahçelerinden derledikleri kızıl sevgi güllerini birbirlerine sunmakta yarıştılar.. Sizlere bu güzide toplulugu.. Sevgi saygı ve gururla takdim ediyorum Şeref Konugumuz.. Erol TOY bey.. Mütevazilikle .. incelikle.. engin deneyim ve bilgilerini aktardı.. Başta..Vakfımızı temsilcisi Sevgili Başkanımız.. İhsan Feyzibeyoglu Bey.. olmak üzere.. Hayatını Kemalist devrime adamış mülkiyemizin gururu olgun ve dost insan.. Uluç Gürkan Bey.. ve Türk bürokrasisinde bir çok başarılı eylem ve işleme imza atmış olan.. zarif eşi (Yazılarımı pek begendigini söyledigini burada gururla ifade etmek isterim..) Nazime Gürkan Hanım.. bilgili görgülü ve saygılı çalışkan ve disiplinli hatibimiz .. Nazif Ekzen Bey.. Mütevelli Heyetimizin ve Yüksek şuranın yıldızı.. Bilayın dış dünya ile ilişkilerinde en etkin ve en cevval ismi.. Başkanımızın Ahretligi... Vecdi Sevig Bey.. İstişare heyetinin ve İdare Meclisinin edip ve şair ruhlu azası Yazarımız.. Servet Taşdelen Bey.. BİLAY vakfımızın kurucularından ve Vakfın taa.. başından beri yönetiminde aktif roller üstlenmiş olan ..İdare meclisi Azamız Aydın Esen Bey... ve zarif eşi.. vakfımızın plastik Sanat departmanlıgını Nur Esen Hanım.. Vakfın Sanal Dünyasının yaratıcı emektarı.. Yaylı tanbur ustası Büyük Başkan Bahri Öktem Bey.. Ve zarif eşi.. Güzin Öktem Hanım .. Başkanımızın vakıf hizmetlerinde destekleyicisi. Vakfın sosyal aktivitelerinde. Emine Feyzibeyoglu Hanım.. Konferansın en genç katılımcısı... Hepimizin gözbebegi..Baş Vakfızın temel taşlarından.. hakkında Camiamızda en sevilen en tanınan kişi ünvanını hiç kimseye bırakmayacagı artık aşikar hale gelmiş olan..herdaim vakfımızın tüm sorunlarıyla bire bir ilgilenen.. tüm toplantılarımızı Hikmet Çiner Bey.. Vakfın Olmazsa olmaz şahsiyeti dünya sempatigi çalışkan İdare meclisi azası.. Serhanendemiz. Hanlar Hanı.. Muzaffer Daimen Muzaffer... Muzaffer Traş Bey.. Ve Serhanendemizin Asistanı genç Mülkiyeli Bilayımızın dinamik unsuru..Udi. İbrahim Toptepe Bey.. Vee Yazılarını keyifle okudumuz..Bilay ailesine yeni katılan.. Sanal gazatemizin Din ve tarih sosyolojisi araştırmaları servisi yazarı.. 71 Mülkiye mezunu.. kibar arkaşımız Yücel Özlem Bey.. Bu aktarımları .. keyifli katkılarla genişleterek. tatlı sohbeti zenginleştirdiler. ............ ............ Şimdiye kadar gerçekleştirilen. BİLAY konfranslarını Konuşmacı katılımcı ve konusu itibariyle.. en başarılısı olan Bu konferansı.. Türkiyenin dev ismi Mümtaz Soysalı... bu konferansa getirme başarısını göstererek.. Gerçekleştiren. BİLAY Yönetim Komitesine.. Hiçbir karşılık beklemeden .. hiçbir özel istek belirtmeden. heyecanla davetimizi lütfedip kabül eden.. Nazif ekzen, Uluç Gürkan, Erol Toy.. Ve Mümtaz Soysal'a Vee özellikle.. "Olmasalardı bu konferansın gerçekleşmeside mümkün olmazdı.." diyebilecegimiz (Başkan dışında) Üç arkadaşımıza.. Konferansın en zor kısmı olan.. Konuşmacıların davetinde.. bu daveti kabul etmelerinde. Onlarla birebir ilişki kurulmasında. Koordinasyonun saglanmasında. Başından sonuna kadar.. Her safhada... Aktif bir biçimde katkı yapan.. Karşılık beklemeden pür heyecan... Kıymetli mesailerini ve maddi manevi olanaklarını seferber eden.. Bu etkinligin görünmez mimarlarından Vecdi Sevig'e.. ve Nazif Ekzen'e Toplantı salonun..En güzel şekilde hazırlanması için.. Tahsisi.. Tefriki ve Tefrişinde sandalyesinin koltugunun.. Afiş ve ilanların asılmasından.. salonun aydınlatılmasına vakıfca ödenecek ücretlerin pazarlıgına kadar.. Tüm düzenlemelerde. .. ilgililerle, Mülkiye mezunu müstecir Hakan kardeşimizle. Birlik yönetimi ile dogrudan temasları yapan.. görev bildigi bu işi sonuna kadar takip eden.. Başkanımıza bu konularda büyük destek veren.. Muzaffer Traş'a.. Ve Bizi davetimizi kabul ederek biz onurlandıran. Yüksek seviyede katkılarıyla.. Ülkemizin en seçkin katılımcıları olduklarını gösteren... Muhteşem konuklarımıza.. Teşekkür ediyor.. Tebrik ediyor.. Ve Ayakta alkışlarımızla.. Saygılarımızı Sunuyoruz.. BİLAY Başkanlıgı Adına.. MKN DMRKY (Sermuharrir. | ||
|
17 Ocak 2009 Cumartesi
Konferans Notları:Doğan Avcıoğlu-Kırkıncı Yılında Türkiye'nin Düzeni
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder